Diyarbakır’da Aile Cinayeti

diyarbakir-daki-aile-cinayeti-aydinlatildi--6093503
Diyarbakır’da annenin kızlarını, babanın ise karısını öldürdüğü cinayet aydınlatıldı.
İHA
Polisin yaptığı incelemede, kızların anne tarafından öldürüldüğü kesinleşirken, olayın kız çocuklarından birinin ailesiyle birlikte türbeye gitmek istememesi üzerine çıktığı belirlendi. Karısını öldürdüğü gerekçesiyle gözaltına alınan baba ise tutuklanarak, cezaevine gönderildi.

Olay, dün merkez Kayapınar ilçesi Peyas Mahallesi 235’inci Sokak’ta bulunan Öztekin sitesinde meydana geldi. Sitedeki bir apartmanın 4’üncü katında oturan T. ailesinin evinden tartışma sesleri gelmeye başladı.

Burada Anne A. ile kızları H. (18) ve K.T. (20) arasında, bilinmeyen bir nedenden ötürü çıkan tartışma, bir süre sonra boğuşmaya dönüştü. Bunun üzerine cinnet getiren anne A., kendi adına ruhsatlı pompalı tüfeği ile kızlarına ateş açtı. Olayda, her iki kız da hayatını kaybetti.

Anne A.T. daha sonra ise odaya gelerek, kızlarının cansız bedenini yerde gören baba S.T.’ye ateş açmak istedi. Ancak silah tutukluluk yaptı. Bunun üzerine baba S.T., mutfaktan kaptığı bıçakla içeriye girerek, anne A.T.’nin boğazını kesti. Anne A.T. de olay yerinde hayatını kaybetti. Bir süre sonra olay yerine gelen polis, baba S.T.’yi gözaltına aldı.

POLİS CİNAYETLERİ AYDINLATTI
Olayla ilgili çok yönlü soruşturma başlatan Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı Cinayet Büro ekipleri, evde elde ettikleri delilleri toplayarak, olayı aydınlattı.

Yapılan çalışmalar sonucunda olayda kullanılan pompalı tüfekte anne A.T.’nin el izlerinin bulunduğu, annenin elinde yapılan incelemede ise atış atıklarının olduğu belirlendi. İnceleme sonucunda, annenin eşine ateş etmek istediği de kesinleşirken, silahın tutukluluk yapması üzerine ateş edemediğini ve baba S.T.’nin mutfaktan kaptığı bıçakla anne A.T.’yi çeşitli yerlerinden yaraladıktan sonra boğazını keserek öldürdüğü de öğrenildi.

Olayın, ailenin Kurban Bayramı’nda Diyarbakır-Mardin karayolu üzerinde bulunan Şeyhmus Sultan Türbesi’ne gitmeye yönelik plan yapması ve bu plana kızlardan H.T.’nin uymaması nedeniyle başlayan tartışma üzerine çıktığı da belirtildi.

KIZLARDAN H.T. İNTİHAR GİRİŞİMİNDE BULUNMUŞ
Öte yandan, olayda hayatını kaybeden kızlardan H.T.’nin, daha önce de annesiyle yaşadığı tartışmanın ardından intihar girişiminde bulunduğu da ileri sürüldü. Ayrıca H.T.’nin psikolojik sorunlarının olduğu ve ilaç kullandığı da kaydedildi.

Olayda, eşini öldürdüğü gerekçesiyle gözaltına alınan baba S.T. ise çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak, cezaevine gönderildi.
Milliyet

Bugün okuduğumda tüylerimin ürperdiği bir haber ile ilk yazımı yazmaya karar verdim. Bizi, aile kökenimizi, insanlığımızı sorguladım. En ufak bir olayda nasıl dolup taştığımız gerçeğine alışmak, bu böyledir zaten deyip geçmek istemiyorum. Sorgulamadıkça, insanlığı tartışmadıkça da böyle olayların maalesef devam edeceğini düşünüyorum. Umarım yanılırım, herkesin insanca yaşadığı; anlayışla birbirimize kenetlenip yolumuza devam edeceğimiz günler gelir.
Aşağıdaki habere göre türbeye gidip gitmeme meselesi ile üç kişi öldü. Hem de bir annenin iki kızını babanın ise karısını öldürdüğünü gördüğünüzde toplum ne kadar da dolmuştan öte birey olarak ne kadar sığ kalmışız dedirtiyor. İşin aslı ben sadece bir türbe meselesi olduğunu düşünmüyorum. Altında yatan başka nedenler illa ki vardır, iletişimsizlik, birbirini anlamamazlık gibi etkenler…. Konuşmaya bu kadar uzak öldürmeye bu kadar yakın olmak aklın değil içimizdeki nefretin kindarlığın darlığın bir göstergesi… Bu olayda da sadece mesele olarak türbeye gidip gitmeme konusu eklendi. (YÜZEYSEL) Sonra diğer nedenler araştırılmaksızın diğer bir benzer haber verilir. Neden ? Detaylara inilmez çünkü bu olayda olduğu gibi… Başımız sıkıştığında öldürürüm, kırarım, giderim demek en basiti… Ya anlamak, insanı insanca sevebilmek… O iş zor neden mi? Öldürmek, kırmak basit de ondan kendi içindeki bir şeyi değiştirmek zorken karşındakini değiştirmek nasıl da kolay gelir insana… Sadece bu haber için yazmıyorum genel olarak aile tıkanmışlığına, iletişimsiz, illa anlamak istemiyorum anlayışımıza yazıyorum…
Nefretin, kızgınlığın olmadığı her şeyden önce birbirimizi anlamak için çaba harcadığımız günleri görmek en büyük hayalim. Bir kırıntısı bile dünyalar kadar mutlu eder insanı…

Bunları da beğenebilirsiniz

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir