Herkese merhabalaaarr 🙂
Bugün sizlere en çok sevdiğim başucu hikaye kitabım küçük prensten bahsedeceğim. Popüler bir kitap olmasına rağmen insana güç veriyor. İyi özümseyip, cümlelerinde tatlı bir gülümseme, resimleriyle ayrı bir tat veriyor küçük prens 🙂
Öncelikle yabancı eserlerin çevirileri hakkında çok büyük problemler var çoğu kitapta bu yüzden iyi seçmek gerekiyor. Özellikle dil çalışmaları yapıyorsanız ya da başlayacaksanız bu tür kitapları orijinal alıp okumaya çalışmak daha çok şey katacaktır. Ama önerebileceğim orijinal dilde küçük prens kitabını en iyi çeviren yayınevi Yakamoz…
Kitabın çok çok detaylarına geçmeden özet geçmek istiyorum. Uçağıyla Sahra Çölünde mahsur kalan bir pilot ve küçükken eğitim sistemiyle resim yeteneğinin gelişememesini düşündüğü sırada Küçük prensle karşılaşmasını ve hikayelerini kapsıyor. Küçük prensin yaşantısına imreniyorum diyebilirim çünkü bir sürü gezegen görmüş ve sayamayacağı kadar günbatımı izlemiş.. Ama küçük prensin gönlünde yatan bir kırgınlığı var ki her yerde onu “gülünü” görmek istiyor. Koyun ve çiçek aynı kapta olursa ; koyun çiçeği yer mi yemez mi? Bakış açısı, ne görmek istediğimiz kitabın sonunda devreye giriyor. Aslında günlük dert ettiğimiz şeylerin aptallıktan ibaret olduğunu yüzünüze vuruyor. Büyükleri anlamanın zorluğu ve çocukluğun saflığını, meraklılığını hissediyorsunuz. Hangimiz çocukken meraklı gözlerle istediğimizi yaptırana kadar mücadele etmedik ki 🙂 Ama büyüdükçe yok olan duygular ve bize dayatılanlar.. Sayılar, şöhret, kendini beğenme hastalığı, kendini kaybetmişlik (sarhoşluk) bunların hepsi büyüklere öğretilen şeyler ama çocukken ya da hep çocuk kalanlarda sistem farklı işliyor. Amacınız, merakınız, hüznünüzü doya doya yaşayıp hayallerinize inanıp çalışabiliyorsunuz. Önemli olan hep çocuk kalabilmek 🙂
Başucu kitaplarımdan biri uzun süredir küçük prens… Kendimi mutsuz hissettiğimde, üzgün olduğumda elimden tutup kaldıran masum, aşk dolu prens… Birde ufak ayrıntıdan bahsetmek istiyorum çünkü orada çocukluğumu anımsıyorum hep 🙂 Kitabım inanılmaz sabun kokuyor evet yanlış duymadınız buram buram sabun kokuyor ve sayfalarını çevirirken çoğu kez hapşırıyorum 😀 Aklıma küçükken okuduğum Vanilya Kokulu Mektuplar ( Sevim Ak) hikaye kitabı geliyor. O gelen mektuplardan buram buram vanilya kokuları yayılırken benim kitabımdan tertemiz sabun kokusu geliyor ama aradaki bağlantıyı henüz çözemedim 😀 Vanilya kokulu mektupları da hâlâ okumadıysanız okumanızı şiddetle tavsiye ederim. 🙂 Küçük prensi o adar çok seviyorum ki tüm okul eşyalarımda yanımda geliyor. Özellikle kalemliğim olmazsa olmazlarım arasında 🙂 Kalemliği nt mağazalarında bulabilirsiniz. Fiyatı 20 tl civarıydı.
Sadece çocukların değil büyüklerin de çok ders çıkaracağı mükemmel bir kitap. Popüler diye sizde almakta diretiyorsanız ama okumayı da seviyorsanız kesin okumalısınız. Filmini henüz izleme fırsatı bulamadım ama çook çook merak edyorum. İzleyince yorumlarım burada olacak .